• 沒有找到結果。

Türkiye Türkçesinde ‘Karşıt Anlamlı Sözcüklerle Kurulan İkilemeler’in Tarihçesine Kısa Bir Bakış

Türkçede karşıt anlamlı sözcüklerle kurulan ikilemelerin varlığına ve kullanımına dair bilgiler oldukça eskidir. Örneğin, Talat Tekin, Orhon Yazıtları: Kül Tigin, Bilge Kağan, Tunyukuk adlı eserinde, Türk dilinin en eski yazılı belgelerinden biri olarak tanınan, 8. yüzyıla ait olan bu yazıtlarda bulunan ‘ikilemeler’ hakkında şu bilgiyi vermektedir: “Orhon yazıtları dilinde (ve genellikle Eski Türkçede) anlatımı güçlü ve etkili kılan, güzelleştiren öğelerin başında eş, yakın ya da karşıt anlamlı ikilemeler, onların sıkça kullanımı gelir. Türkçe bu en eski döneminde de ikilemeler bakımından gerçekten çok zengindir ve bunların çoğunda da ses tekrarı, yani alliteration vardır.”24 Yazar, Orhon yazıtlarından karşıt anlamlı ikilemelere dair şu örnekleri tespit etmiştir; āçsık tosık (acıkma doyma)”, “için taşın (içini dışını)”, “tünli künli (geceli gündüzlü)”.25

1069’da Karahanlılardan Balasagun’lu Yusuf Has Hâcib tarafından kaleme alınan Kutadgu Bilig adlı eserde de karşıt anlamlı ikileme örneklerine rastlanmaktadır: “Kaz, ördek, kugu, kıl kalıkıg tudı, kakılayu kaynar yokaru kodı. (Kaz, ördek, kuğu, yaban ördeği gökü kapladı, Ötüş bağırtısıyle yukarı aşağı kaynaşıyorlar.)”26

“Kamug edgü isiz Bayat hükmi bil, Bayatka ınangıl, Anıŋ tapgı kıl.

(Bütün iyilik kötülükleri Tanrı hükmü bil, Tanrıya inan, Onun kulu

24 Talat Tekin, Orhon Yazıtları: Kül Tigin, Bilge Kağan, Tunyukuk, s. 15-16.

25 Talat Tekin, a.g.e., s. 16.

26 A. Dilâçar, 900. Yıldönümü Dolayısıyla Kutadgu Bilig İncelemesi, s. 73, 76.

ol.)” “Ataŋı anaŋı sevindür, tapın, Yanut birge tapguŋ, tümen miŋ asıg. (Atanı ananı sevindir, onlara hizmet et, Karşılık verir hizmetin, onbinlerce fayda.)”28

Türk dilinin ilk sözlüğü olan, 1072’de Kaşgarlı Mahmut tarafından yazılan, Divanü Lûgat’it Türk’te de karşıt anlamlı ikilemeler bulunmaktadır. Gülsel Sev, “Divanü Lûgat’it Türk’te İkilemeler” adlı yazısında karşıt anlamlı ikilemelere ilişkin olarak şu örnekleri vermiştir; ‘kelişlig barışlıġ (gelişli gidişli yer, konuk odası) ew’, ‘Tün kün (gece gündüz) turup yıġlayu’, ‘atası anası (atası anası) açıġ alımla yese oġlı ķızı (oğlu kızı) tışı ķamar’, ‘Ajun tüni kündüzi (gece gündüzü) yelkin keçer’, ‘Olar ikki tawar satışġan alışġanlar ol (mal alıp satanlar)’, ‘ol maŋa kelişdi barışdı (gelip gitti)’, ‘ık akun bėrim (alacak verecek) birle saşturdı’, ‘ķırķ yılķa tegin bay çıġay (zengin yoksul) tizlünür’, ‘Erkek tişi (erkek dişi) uçruşur’.29

Türk Halk Edebiyatı’ndan olan Aşık Veysel’den de bir örneğe rastlanmaktadır: “İki kapılı bir handa / Gidiyorum gündüz gece”30

Orhan Pamuk, Nobel ödülü kazanan Benim Adım Kırmızı adlı eserinde de karşıt anlamlı ikilemeler kullanmıştır. “Belki de, bütün gücünü savaşlarda adam öldürerek, ganimet toplayarak tükettiği için,

27 A, Dilâçar, a.g.e., s. 93. Eserdeki çeviri yazısı aslında ‘iyilik ve kötülükleri’

biçimindedir; bunu çevirmenin imla tasarrufu olduğunu düşündüğümüz için özgün metinde gibi bağlaçsız olarak gösterdik.

28 A, Dilâçar, a.g.e., s. 112. Eserdeki çeviri yazısında ‘Atanı, ananı’ olarak yer almıştır. Ancak burada özgün metne bakılarak virgülsüz biçim tercih edilmektedir.

29 Gülsel Sev, “Divanü Lûgat’it Türk’te İkilemeler”, Türk Dili, S.634 (Ekim 2004), s. 497-510.

30 Mehmet Hengirmen, Türkçe Dilbilgisi, s. 411.

bana belli belirsiz kan kokar gibi gelirdi, ama evde hanım gibi yumuşacık ve sakin dururdu.”31 “Belki de Frenk üstatlarının usülleri gizlice açıkça taklit edilsin isteyen Eniştem ona bir rakip olduğu için.”32 “İstanbul’un sokaklarında döne kıvrıla, ine çıka ilerler...”33 gibi.

Çin dilinde en eski şiir antolojisi (M.Ö.11.-6.yy.) olarak tanınan 詩經[1 ti1] adlı eserden ilk şiiri ve en eski aşk şiiri olan “周南·關雎 [tou1 nan2·kuan1 ty1]” adlı parçada da karşıt anlamlı sözcüklerle kurulan ikilemeler bulunmaktadır. Şiir şöyledir:

“ 關 關 雎 鳩 , 在 河 之 洲 。 窈 窕 淑 女 , 君 子 好 逑 。 參 差 荇 菜 ,

左右

流 之 。 窈 窕 淑 女 ,

寤寐

求 之 。 求 之 不 得 ,

寤寐

思 服 。 悠 哉 悠 哉 ! 輾 轉 反 側 。 參 差 荇 菜 ,

左右

采 之 。 窈 窕 淑 女 , 琴 瑟 友 之 。 參 差 荇 菜 ,

左右

芼 之 。 窈 窕 淑 女 , 鐘 鼓 樂 之 。 ”3 4

Şiirin anlamı şöyledir: “Su kuşlarının ‘關關 [kuan1 kuan1]’ diye seslenerek geçtiği dere ortasındaki kumsalda çok narin, güzel ve ağırbaşlı bir kız görünür; ben, erdemli biri olarak ona âşık olurum.

Kızın peşinden koşmak gerekir. Kızın toplamakta olduğu ‘荇[i4]’

sebzelerinin sapları uzunlu kısalıdır ki o da sağa sola doğru eğilerek uygun olanı arar. Narin, ağırbaşlı güzele âşık olurum, uyur uyanık hep onu düşünürüm, peşinden koşarım. Peşinden koşarım da kızın gönlünü alamam, uyur uyanık hep onu düşünürüm. Gece boyunca kaygılı kaygılı, onu ikna etmeyi düşünürüm, taşınırım. Su

31 Orhan Pamuk, Benim Adım Kırmızı, s. 55.

32 Orhan Pamuk, a.g.e., s. 73.

33 Orhan Pamuk, a.g.e., s. 146.

34 韓 崢 嶸 。《 詩 經 譯 注 》。 台 北 : 建 安 , 1977, 頁 1-2。

kenarındaki uzunlu kısalı ‘荇[i4]’ sebzelerini toplayanlar sağa sola doğru eğilerek uygun olanı alırlar. Narin, ağırbaşlı güzeli, kanun gibi çalgılarla karşılamak gerekir. Su kenarındaki uzunlu kısalı ‘荇[i4]’ sebzelerini toplayanlar sağa sola doğru eğilerek uygun olanı seçip alırlar. Narin, güzel ve ağırbaşlı kızı davul zurnayla almayı isterim.”

Tahminen M.Ö. 5. yy. başlarında derlenmiş olan, Konfüçyüs’un öğrencileriyle yaptığı konuşmaları içeren

論 語 [lun

2

y

3

]

adlı eserinin Türkçe çevirisi olan ve Millî Eğitim Bakanlığı tarafından yayımlanan “Konuşmalar - Konfüçyüs” adlı kitabında da karşıt anlamlı sözcüklerle kurulan ikilemelere rastlanmaktadır.35 İlgili örnek cümleler şöyle sıralanabilir:

(1) 子在川上,曰:「逝者如斯夫?不舍

晝 夜

。 」( 子 罕 第 九 )

“Üstat bir ırmağın kıyısında duruyordu; dedi ki: ‘Gece gündüz, durmadan, tükenmeden akıp gidiyor!’ (9. Bölüm ‘Üstadın Seyrek Olarak Ele Aldığı Konular’)”36

(2) 有子曰:「禮之用,和為貴,先王之道,斯為美,

小 大

由 之 ;

有 所 不 行 , 知 和 而 和 , 不 以 禮 節 之 , 亦 不 可 行 也 。 」 (學 而 第 一 )

“Filozof Yu dedi ki: ‘Törenleri yerine getirirken düzenin değeri vardır. Eski kralların gösterdiği yolda, bu en üstün bir nitelikti.

Büyük küçük işlerde biz bu yolu izledik. Bununla birlikte, bu her zaman yapılamamıştır. Bu düzen bilinirse, her şey yoluna girer; ama bu, yine törelerle düzenlenmezse hiçbir şey yolunda gitmez.’ (1.

Bölüm ‘Öğrenmek’)”37

35 Egemen Berköz (Haz.), Konuşmalar-Konfüçyüs, 1. bs., MEB Yay., Çağdaş Matbaacılık Yayıncılık Ltd. Şti, 2000. (http://ekitap.kolayweb.com/)

36 Egemen Berköz (Haz.), a.g.e., s. 19-20.

37 Egemen Berköz (Haz.), a.g.e., s. 5-6.

(3) 司 馬 牛 憂 曰:「 人 皆 有 兄 弟,我 獨 亡 ! 」子 夏 曰:「 商 聞 之 矣 :

死生

有 命 , 富 貴 在 天 。 』 君 子 敬 而 無 失 , 與 人 恭 而 有 禮 , 四 海 之 內 , 皆 兄 弟 也 。 君 子 何 患 無 兄 弟 也 ? 」( 顏 淵 第 十 二 )

“Ssu-ma Niu, kaygıyla dedi ki: ‘Herkesin erkek kardeşleri var, yalnızca benim yok.’ - Tzu-hsia ona dedi ki: ‘Şunu işittim: ölüm ve yaşam, göğün buyruğudur. Varsıllık ve onursa, yazgının işidir.

'Üstün insan' hep saygı görür ve başarısızlığa uğramazsa, başkalarına saygılı olur ve törelere bağlı kalırsa, bütün dünyada herkes onun kardeşi olur. 'Üstün insan', kardeşleri olmadığı için neden üzüntü duysun?’ (12. Bölüm ‘Yen Yüan’ )”38

(4) 子路從而後,遇丈人以杖荷蓧。子路問曰:「子見夫子乎?」

“Tzu-lu, Konfüçyüs'ün arkasında gidiyordu. Omzunda, bir sırığa bağlı ot dolu bir bambu sepeti taşıyan yaşlı bir adama rastladı.

Tzu-lu ona dedi ki: "Üstadımı gördünüz mü?" Yaşlı adam, "Senin dört organın toprağa alışık değil. Beş tür buğdayı da ayırt edemezsin.

Senin Üstadın kim?" Bunun üzerine, sepetini yere bıraktı. Otları ayıklamaya başladı. - Tzu-lu kollarını göğsüne kavuşturup önünde durdu. - Yaşlı adam, Tzu-lu'yu geceyi evinde geçirmesi için alıkoydu.

Tavuk kesti ve darı sundu; iki oğluyla da tanıştırdı. - Ertesi gün

38 Egemen Berköz (Haz.), a.g.e., s. 26-27. Özgün metinde karşıt anlamlı ikileme olarak yer aldığı hâlde ne yazık ki çeviri yazısı durumu yansıtmamaktadır.

Tzu-lu bunları Üstada anlattı. Üstat dedi ki: "O, dünyayı bırakan bir insan." Ve Tzu-lu'yu onunla yeniden görüşmesi için gönderdi.

Tzu-lu oraya vardığında, yaşlı adam oradan ayrılmıştı.

- Tzu-lu ailesine dedi ki: "Bir memurlukta bulunmamak doğru bir davranış değildir. Genç ve yaşlılar arasındaki diyalog iyi bir yoldaysa, hükümdarla bakana karşı olan ödevinden nasıl kaçınabilir?

Kendisini temize çıkarmak için, büyük diyalogun bozulmasına yol açıyor. 'Büyük ve üstün insan' hükümette bir görev alınca, bunu doğru bir tarzla yerine getirir. Doğru olan ilkelerin başarısızlığa uğradığı zamanı da bilir.’ (18. bölüm ‘Wei Tzu’)39

Yukarıda sıralanan örneklerden anlaşıldığı gibi hem Türkçede hem de Çincede karşıt anlamlı sözcüklerle kurulan ikilemelerin kullanımı oldukça eski dönemlere kadar uzanmaktadır.

39 Egemen Berköz (Haz.), a.g.e., s. 42-43. Özgün metne bakılırsa karşıt anlamlı ikileme olarak geçtiği anlaşılır. Ancak eserden yazısında iki sözcüğün arasına ‘ve’ bağlacı konarak ikileme niteliği korunmamıştır.

İNCELEME

I.

BÖLÜM: SÖZCÜK TÜRÜ BAKIMINDAN KARŞIT